29 Nisan 2008 Salı

28 Nisan 2008 Pazartesi

CANIMIN EN GÜZEL PARÇASI

aylarca kanımla, nefesimle içimde büyüttüğüm canımın en güzel parçası hoşgeldin dünyama. senden önce ne yapmışım, nasıl yaşamışım şimdi şaşkın şaşkın düşünüyorum ne boşmuş sensiz geçen ömür, ne büyük bir anlam kattın yaşantıma. canım oğlum en güzel emeğim, en büyük mucizem iyiki geldin. seninle birlikte yeniden doğdum hayat nekadar güzel nekadar yaşanasıymış seninle bir kez daha anladım. Allahıma binlerce şükürler olsun seni bana verdiği için. Sen Allahımdan aldığım en güzel hediyem, Allahıma ettiğim en kıymetli emanetimsin...


ANNEN

MUCİZE DEDİKLERİ SEN OLMALISIN





YUSUFBARANIMA İTHAFEN

Canım oğlum, küçük mucizem, Allahımdan aldığım en güzel hediyem 3 haziran 2007 pazar gecesi öğrendim içimde varolduğunu.Hayatımda hiç yaşamadığım tarifi imkansiz bir heyecanla çarptı yüreğim.Çok büyük bir sürprizdi varlığını öğrenmek benim için. Bütün gecem uyur uyanık geçti heyecan ve şaşkınlıktan. Nasıl geçecek 9 ay diye düşünmeye başladım daha ilk günden. Günler çabucak geçsin, meleğime biran evvel kavuşayım diye dualar ettim. Cinsiyetini bilmediğim için bebişim, meleğim, balım, kuzum diye seviyor, hergün uzun uzun sohbetler ediyordum seninle.Hamilelğim boyunca hiç üzmedin beni, hiç sıkıntı yaşatmadın. Birsüre tansiyon problemim oldu ama senden gelen herşey güzeldi.
25 Ocak 2008 Cuma günü sabah 5.30 da uyandım, baban işe gidiyordu. Karnımda bir ağrı vardı, babanla dalga geçtim oğlumuz bugün gelebilir sana resmini yollarım diye. Çünkü ogün şehir dışında olacaktı baban. Saat 6.10 da şiddetli bir sancı girdi karnıma 30 sn. kadar sürdü. Galiba hayatımın dönüm noktası bugün olacak diye düşündüm. Evet öyleydi önce yarım saatte sonra 15 dakikada yokluyordu sancılar. Aylarca internetten araştırdığıma,öğrendiğime göre bunlar senin gelişinin habercisiydi. Bana doğru yola çıktığını hissetmiştim. 8.30 a kadar dayandım sonra hazırlanıp hemen karşımızda oturan anneannenlere gittim. Sabahım köründe beni karşısında görünce şaşırdı anneciğim bende senin yola çıktığını söyledim kıvranarak. Babacığın şehir dışında olduğu için babaannenleri aradık, geldiler ve hastaneye gittik. Evet bukez yanılmamıştım. Doktor amcan yola çıktığını söyledi ve hastaneye yatışımız yapıldı. Heyecanla seni beklemeye başladık ama sen biraz nazlıydın. Sancılarım çok şiddetliydi ama sen henüz olman gereken yerde değildin. Normal doğum için uygun olduğunu fakat zor ve uzun bir doğum olacağını söyledi doktor amcan. Tabi senin bu dayanıksız annen bu zor yolcuğu göze alamadı ve sezeryan istedi. Dedeciğin doktor olduğu için bize torpil geçildi ve bu isteğimiz kabul edildi. Anneannen ve babaannenle konuşup karar verdik sezeryan konusunda. Babanın burda olmayışı biraz işimize yaradı diyebilirim çünkü o olsaydı sanırım bu karar böyle kolay verilmezdi. Sonra seni o rahat yuvandan çıkarıp kucağıma vermek için hazırlıklar başladı. Ameliyat masasında kafamı kaldırıp ben uyanmadan bebeğimi vermeyin kimseye ilk ben göreceğim dedim isteğim kabul edildi.(zaten öyle oluyormuş) Birde bana birşey olursa onu çok sevdiğimi söyleyin, onun için canımı seve seve verdiğimi söyleyin sizi mutlaka anlayacaktır dedim. En son hatırladığım doktor amcanın benden şarkı söylememi isteyişi. Saat 11:00 gibi daldığım derin uykudan 13:10 gibi uyanmaya başlamıştım. Artık bir anneydim ve anneciğimi sayıklayarak uyanıyordum. Karnımda hissettiğim o müthiş acı anneciğimin değerini çok daha iyi anlamama sebep olmuştu henüz anneliğimin ilk dakikalarında. Saat 13:30 da seni getirdiler yanıma. Gözlerim dolu dolu oldu,bu küçük mucizenin benim olduğuna inanamıyordum. Aylarca kanımla, canımla, nefesimle içimde büyüttüğüm mucizemle gözgöze gelmiştim oan. Hissettiklerimi bu kağıda dökebilmem imkansız. Sonra seni ayak ucuma koydular ve odamıza gittik. Herkes heyecanla bizi bekliyordu, sırayla hepsinin kucağına gidip tek tek tanıştın onlarla. Birtek babacığın yoktu bizi bekleyenler arasında. Akşam saatlerinde geldi baban. Seni kucağına aldığı anda sanki rüyada gibiydi. Eminim oda aynen benim gibi inanamıyordu bu güzelliğin kendine ait olduğuna ama mutluluğu gözlerinden okunuyordu.
Bugün tam iki aylıksın. İki aydır günlerim seni izlemekle, seni sevmekle, gecelerim sık sık uyanıp nefesini dinlemekle, ateşin falan varmı diye kontrol etmekle geçiyor. Dünyamın merkezi sensin artık kuzum. 25 Ocak 2008 hayatımın dönüm noktası, seninle birlikte benimde doğumgünüm.
Annelik; başka birini kendinden çok sevmek, o ağladığında onunla ağlamak, anlamsız bir gülümsemeyle havalara uçmakmış. Gazı çıksın diye saatlerce evin bütün odalarını tavaf etmek ve başarıya ulaştığında yani o gaz çıktığında milyonlarca kez şükretmekmiş Allah'a. Uykunun en tatlı yerinde çığlıklarla uyandırılsada hiç kızmamak, saatlerce uykusuz kalıp yinede sabahın dördünde oyunlar oynamakmış tüm yorgunluğa rağmen. Yanıbaşında hatta bazen kucağında uyurken bile özlemekmiş birini annelik. Ve daha birsürü güzel şeymiş. Canım oğlum, küçük kuzum 26 yıllık ömrümün en güzel günlerini iki aydır yaşıyorum. Beni ANNE yaptığın ve bu tarifsiz duyguları bana yaşattığın için sana sonsuz teşekkür ediyorum.
Aylarca kanımla, nefesimle içimde büyüttüğüm canımın en güzel parçası hoşgeldin dünyama. senden önce ne yapmışım, nasıl yaşamışım şimdi şaşkın şaşkın düşünüyorum ne boşmuş sensiz geçen ömür, ne büyük bir anlam kattın yaşantıma. canım oğlum en güzel emeğim, en büyük mucizem iyiki geldin. seninle birlikte yeniden doğdum hayat nekadar güzel nekadar yaşanasıymış seninle bir kez daha anladım. Allahıma binlerce şükürler olsun seni bana verdiği için. Sen Allahımdan aldığım en güzel hediyem, Allahıma ettiğim en kıymetli emanetimsin...

ANNEN

25 MART 2008 SALI
DENİZLİ

ALLAHIMIN EN GÜZEL EMANETİ





Canım oğlum, küçük kuzum;


Bugün saat 7:48 de 4.8 şiddetinde bir depremle uyandık sabaha. Gözümü açmamla seni yanımda duran beşiğinden almam bir oldu. Daha önce çok deprem gördüm bazıları daha şiddetliydi ama hiç bukadar korktuğumu hatırlamıyorum. Önceden bina yıkılacak, enkaz altında kalıcam diye korkardım hep. Bugünse bambaşka bir korku bambaşka bir acı kapladı yüreğimi. Ya sana bişey olursa, ya üstüne bir şey düşerse, ya canın acırsa diye geçti aklımdan. Sımsıkı sarıldım sana. Saniyeler içinde bukadar çok dua etmemişimdir heralde şimdiye dek. Seni yatağından öyle bir hışımla aldımki tek elimle, sen korkup dakikalarca ağladın, sen ağladıkça ben sana daha sıkı sarıldım, seninle birlikte ağladım. Anneliğimin bu 3. ayında anneliğin nedemek olduğunu yaşayarak birkez daha öğrendim. En büyük tehlikede bile biran bile kendini düşünmemekmiş annelik yavrum. Başka hiçbirşey getirmeden aklına yavrunu korumaya çalışmakmış. Saatlerce bırakmadım seni kucağımdan. Sanki kollarımda olunca seni hertürlü tehlikeden koruyabilirmişim gibi hissettim ve biran bile bırakmadım o küçücük bedenini. Ben sana sarılıp ağladıkça sen şaşkın şaşkın yüzüme bakıyordun hiçbirşey anlamadan. Anlamıyordun sana bişey olmasından ne çok korktuğumu, nasıl canımın acıdığını. Sonra ağlamayı kesip öyle bir gülücük attınki bana beni güldürmek istercesine ne büyük bir güzelliğe sahibim diye düşünüp şükürler ettim Allahıma.

Sana çok başka, çok güzel şeyler yazarım diye geçiriyordum aklımdan 3. ayını kutladığımız bugünde. Ama daha bitmedi tabiî ki yazacaklarım. Evet bugün 25 nisan 2008 Cuma senin o güzel gözlerinle buluşalı tam 3 ay oldu bugün. Şuan saat 20:31 ve ben sana seni ne çok sevdiğimi anlayabilmen için yazıyorum bunları. Olurda birgün bana bir şey olursa annenin nedemek olduğunu bir parçada olsa bilesin diye. Sana söyleyemezsem seni neçok sevdiğimi, benim için nedemek olduğunu, bunları okuyup benim cümlelerimden öğren diye yazıyorum. Kocaman adam oldun artık, tam 3 aydır evimizdesin, neşemiz, mutluluğumuz, her şeyimiz sensin. Artık bizi tanımaya başladın, seninle konuşunca gülücükler saçıyorsun etrafına. Sesin daha çok çıkmaya başladı istediğini yaptırana kadar bağırıyorsun. Ben hergeçen gün daha çok alışıyorum ve daha çok seviyorum anneliği. Negüzel bir duygu yaşatıyorsun bana kuzum. Artık yaramazlık yapmaya bile başladın saç çekmeye, tırnak atmaya bide en komik olanı mamayı ağzında biriktirip tükürmeye başladın. Öyle komik oluyoki ağzından püskürterek o mamayı çıkarışın. Ama sadece sen yapınca komik. Benki en ufak şeyden tiksinen aman diyen annen senin her şeyini ölesiye seviyorum oğlum. Her gaz çıkarışında zafer kazanmış gibi seviniyorum. Bir hafta kabızlık çekip bir haftanın sonunda üzerindeki her şeyi kirleterek kabızlıktan kurtulduğunda bayram etmiştim . Hiç sevmem dediğim şeyleri sevdirdin, sevdiğim şeylerden vazgeçirdin, umrumda olmaz dediğim şeyleri hayatımın anlamı yaptın. Hayatımın anlamı oldun. İyiki geldin dünyama kuzucum. İyiki benimsin ve ben iyiki senin annenim. Senden önce neyapıyordum nasıl vakit geçiriyordum hatırlamıyorum bile. Sen hep vardın sanki hayatımda. Yaşamım seninle rengarenk, cıvıl cıvıl. Hergünüm birbirinden güzel, seninle geçen heran birbirinden özel. Canımın en güzel parçası, hayattaki en güzel emeğim iyiki doğdun. Seninle birlikte bende doğdum. Senin yeni dünyandaki 3. ayın, benimde anne olup dünyaya yeniden gelişimin. Seni çok seviyorum oğlum. İyiki varsın ve Allahım seni bana bağışlasın.

ANNEN

25 NİSAN 2008 CUMA
DENİZLİ 20:31